Tarımda kiralama modeline tepki: ‘Çiftçi dışlanıyor, toprak şirketlere gidiyor’

Cumhuriyet Halk Partisi Tarım Politikaları’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, tarım arazilerinin kiralanmasına ilişkin uygulamaya sert eleştirilerde bulundu. Adem, uygulamanın yerel koşulları dikkate almayan, denetimsiz ve hukuki olarak sorunlu olduğunu söyledi.

MERKEZİ PLANLAMA MASA BAŞINDA OLMAZ

Kiralanan arazilerde yapılacak üretim türünün Bakanlık tarafından belirlenecek olmasını eleştiren Adem, “Her bölgenin kendine has toprak yapısı, iklim koşulları ve pazar dinamikleri var. Ankara’dan ürün dayatmak, çiftçiyi üretimden uzaklaştırmak demektir. Yerel üreticinin deneyimi göz ardı edilirse bu model daha başlamadan çöker” dedi.

DENETİM SÖZDE KALIR

Kiralayanın araziyi amacı dışında kullanmaması için verilen denetim sözünün sahada uygulanamayacağını belirten Adem, “Tarım il ve ilçe müdürlüklerinde denetim yapacak mühendis sayısı yetersiz. Lojistik altyapı eksik. Bu şartlarda etkili takip mümkün değil. ‘Denetleyeceğiz’ sözü kâğıt üstünde kalır” diye konuştu.

TARIM DENEYİMİ OLMAYAN STK’LAR NASIL ÜRETECEK?

STK’lar ve meslek odalarının öncelikli kiracı grubuna alınmasına da değinen Adem, “Tarım yalnızca tohum atmakla yapılmaz. Bilgi, deneyim ve yıl boyu takip ister. Tarımsal kapasitesi olmayan yapılar bu işi üstlenirse toprak heba olur” ifadelerini kullandı.

ARAZİ SAHİBİ DESTEK DIŞI KALIYOR

Kiralayan kişinin destek alırken, arazi sahibinin dışarda bırakılmasının hak kaybı olduğunu vurgulayan Adem, “Birçok köylü maliyetleri karşılayamadığı için ekemiyor. Devlet bu kişilere destek verse tarım yapılmaya devam ederdi. Asıl sahipleri dışlamak sosyal adalete aykırıdır” dedi.

HİSSELİ ARAZİLERDE HUKUKİ SORUNLAR

Miras yoluyla hisseli arazilerin çoğunda tüm hissedar onayı olmadan kiralama yapılamayacağını hatırlatan Adem, “Bu gerçeği görmezden gelmek, uygulamayı tıkayacaktır. Yasal zemin sağlam değilse, sürdürülebilirlik de yoktur” diye konuştu.

ASIL ÇİFTÇİ DESTEKLENMEDEN OLMAZ

Maliyetler nedeniyle ekilemeyen arazilerin başka birine verilmesini eleştiren Adem, “Bugünkü maliyetlerle üretim yapamayan çiftçiyi desteklemek yerine toprağı başkasına vermek çözüm değil. Mazot, gübre, ilaç ve sulama maliyetleri bu kadar yüksekken başkası nasıl kâr edecek?” dedi.

KÖYLÜ SÜRECE DAİR HİÇBİR ŞEY BİLMİYOR

Çiftçilerin uygulama hakkında bilgilendirilmediğini ifade eden Adem, “Köylü tarlasını nasıl kiralayacağını, ne üreteceğini bilmiyor. Sahada bilgilendirme yapılmadan bu uygulamanın başarı şansı yok” şeklinde konuştu.

“GERÇEKÇİ BİR POLİTİKA DEĞİL”

Sonuç olarak bu modeli üretimden kopmuş köylünün yerine başkalarını koyan, mülkiyet sorunlarını çözemeyen, denetimden uzak, hukuki olarak sorunlu bir uygulama olarak gördüklerini söyleyen Adem, “Türkiye’nin toprağa ve üreticiye sahip çıkan, katılımcı, şeffaf ve yerinden yönetilen bir tarım politikasına ihtiyacı var” dedi.

“TARIM VE GIDA ŞİRKETLERİN ELİNE GEÇİYOR”

Çiftçiler Sendikası (Çiftçi-Sen) Genel Başkanı Ali Bülent Erdem, Türkiye tarım politikasını ve “ekilmeyen arazilerin kiraya verilmesi” uygulamasını sert sözlerle eleştirdi. Erdem, neoliberal politikaların küçük çiftçiyi bitirme noktasına getirdiğini söyledi.

KAPİTALİST SİSTEMİN DAYATMASIYLA TARIM DÖNÜŞTÜRÜLDÜ

İkinci Dünya Savaşı sonrası ABD öncülüğünde kurulan kapitalist sistemin, ülkelerin tarımsal üretimlerini endüstriyel üretim tarzına dönüştürdüğünü hatırlatan Erdem, “Amaç üretimi artırmak, kırsalı pazara açmak ve ekilebilir alanları genişletmekti. Bu amaçla kurumlar oluşturuldu, mevcut kurumlar yeniden yapılandırıldı” dedi.

NEOLİBERAL POLİTİKALAR ÇİFTÇİYİ VURDU

1970’lerin ikinci yarısından itibaren neoliberal politikaların IMF, Dünya Bankası ve uluslararası anlaşmalar yoluyla dayatıldığını belirten Erdem, “Türkiye 24 Ocak kararlarıyla bu sürece girdi, 12 Eylül askeri darbesiyle bu politikalar tam anlamıyla hayata geçirildi. Küçük çiftçiler bu tahribattan en ağır darbeyi aldı” diye konuştu.

DTÖ KURULDU, KÜÇÜK ÇİFTÇİ EZİLDİ

1995’te GATT’ın Dünya Ticaret Örgütü’ne dönüşmesiyle tarımsal üretim ve ticaretin liberalize edildiğini vurgulayan Erdem, “Birkaç tarım ve gıda şirketi uluslararası serbest piyasada tekel fiyatlar uygulamaya başladı. Küçük çiftçiler maliyetlerini bile karşılayamaz duruma geldi, iflas etti” ifadelerini kullandı.

DEVLET TARIMDAN ÇEKİLDİ

Liberal tarım politikalarıyla çiftçilere destek veren bütün tarımsal yapıların kaldırıldığını ya da işlevsizleştirildiğini belirten Erdem, “Küçük çiftçiler şirketlerle baş başa bırakıldı. Alınan her karar şirketlerin önünü açtı, tarım şirketleştirildi” dedi.

EKİLMEYEN ARAZİLERİN KİRAYA VERİLMESİ SORUNLUDUR

“Devlet şimdi de ekilmeyen arazileri kiraya vereceğini söylüyor” diyen Erdem, “Uygulamanın nasıl olacağı bilinmiyor. Üreticiler bu konuda bilgilendirilmedi. Bu toprakları kim kiralayacak, sonra kim sahiplenecek? Şirketlerin eline geçen tarımsal üretimin yanına topraklar da mı eklenecek?” diye sordu.

ÇÖZÜM: ÇİFTÇİYİ KENDİ TOPRAĞINDA TUTMAK

Üretimi artırmanın yolunun çiftçiyi kendi toprağında tutmak olduğunu söyleyen Erdem, “Tarım politikası değiştirilerek çiftçiye her türlü destek verilmeli. Kooperatifçilik yasası demokratik hale getirilmeli. Şirketlerin eline tarım ve gıdanın geçmesi, halkın ve ülkenin elinden gıdanın çıkması demektir” dedi.

Related Posts

Erzurum’da Buğday Hasadı Başladı

Atatürk Üniversitesi’nde buğday hasat töreni yapıldı, tarımsal sürdürülebilirlik vurgulandı.

Evlenecek çiftlere destek: 19 firma daha katıldı

Evlenme hayalleri kuran gençlere indirim desteği sağlayan firma sayısı artıyor. İndirim desteği sağlayan firma sayısı yerelde 1098’e, ulusal düzeyde ise 39’a yükseldi.

Dağ başına 2 milyonluk vergi

Emlak vergisine esas arsa rayiç bedellerindeki artış Bodrum’un da gündeminde. Dağ başındaki tarlanın vergisi 2 milyon lirayı aştı. Mülk sahipleri kara kara düşünüyor.

Fabrikadaki Patlamada Ölenlerin Kimlikleri Belirlendi

Tekirdağ’daki patlamada ölenlerin vardiya amiri Hacı Ali Delal ve elektrik ustası Mehmet Aktaş olduğu açıklandı.

Akkuyu NGS Ziyareti

Enerji Bakan Yardımcısı Demircan, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde proje koordinasyonunu inceledi.

Bandırma Limanı’nda gümrük geliri belli oldu

Bandırma Gümrük Müdürlüğü, 2025 yılının ilk yedi ayına ilişkin dış ticaret verilerini paylaştı. Temmuz ayı sonu itibarıyla Bandırma Limanı’nda toplam 442 milyon 506 bin 803 dolarlık ihracat, 934 milyon 629 bin 196 dolarlık ithalat işlemi …