Citroen C4 X’in İspanya’da gerçekleştirilen lansmanında Türk otomotiv basınının sorularını cevaplayan Citroen CEO’su Vincent Cobee ve Citroen Türkiye Genel Müdürü Selen Alkım, Türkiye pazarı hakkında dikkat çeken mesajlar verdi. C4 X ile Türkiye’nin birinci pazar olacağının altını çizen Cobee, Avrupa’da ciddi regülasyonlar olduğunu bu yüzden Avrupa pazarının biraz daha pasif olduğunu anlattı.
İçten yanmalı araç satışında Citroen’in Türkiye’de birinci pazar olacağını belirten Cobee, “Dolayısıyla içten yanmalı motorlardaki kapasiteyi Türkiye ve İsrail gibi Akdeniz ülkelerine vermeyi planlıyoruz. Fas ve Japonya da buna dahil olacak. Doğal olarak Türkiye bu anlamda desteklenecek. Avrupa’da çok ciddi bir ekonomik kriz beklentisi var. Elektrikli araçlara geçileceği aşikar. İçten yanmalı motorlar azaltılacak. Avrupa pazarında C4 X’in yüzde 60’ı elektrikli olur. 14 Avrupa pazarında sadece elektrikli olarak satacağız” açıklamasını yaptı.
Üretim yapılabilmesi için iç pazarın güçlenmesi gerektiğini söyleyen Vincent Cobee, ancak o zaman yatırımın masaya gelebileceğini belirtti. Cobee “Türkiye’de üretim yapabilmemiz için iç pazarda ilk 5’e girmemiz lazım. 80 bin adetlik iç pazara ulaşmamız gerekiyor. Ancak, o zaman üretimi gündemimize alabiliriz. Bu bir hayal değil, zaman içerisinde gerçekleşebilecek bir süreç olacak” dedi. Selen Alkım ise bu yıl hedefin 49 bin 250 adet olduğunu 80 binlik adetlerin 2025 yılında ulaşacaklarını vurguladı. Alkım, “Aslında bakıldığında bu hedef bize çok uzak değil. Avrupa’daki ekonomik krizden Türkiye de etkilenecek. Orada duran satışlar burada devam edecek ve satışlar artacak. Aynı zamanda AB elektrikliye geçiş sürecini hızlandırdı. Bu yüzden Türkiye içten yanmada gaza basacak” diye konuştu.
Türkiye pazarını anlamanın oldukça zor olduğunu söyleyen Vincent Cobee “İlginç bir pazar. Hiç beklenmedik olaylar gördüm. Elektrikli AMİ’yi getirdik. Hiç başarı beklemiyordum ama yok sattık. Ama şu da bir gerçek bunu çok net söylüyorum. Türkiye pazarı kârlı değil. Satıyoruz ama kâr yok. Çünkü rekabet yüksek. Yaşlı araç parkı büyük. Yerli üreticiler var. Vergi politikası da oldukça karışık. AMİ’nin Avrupa fiyatıyla Türkiye fiyatı arasındaki fark da bunu gösteriyor” açıklamasında bulundu.
